Kaput
Soru Sor
Sorunu sor hemen cevaplansın.
Soru Tarat
Kitaptan sorunu tarat hemen cevaplansın.
Sorunu sor hemen cevaplansın.
Asker paltosu
Cümle 1: İsli tavana bakarak kaputumun düğmelerini iliklemeğe başladım. - Ö. Seyfettinkaput
FransızcaOtomobil, kamyon gibi motorlu taşıtlarda motoru örten açılır kapanır biçimde yapılan kapak, kaporta
kaput
FransızcaCinsî ilişkilerle geçebilecek hastalıklardan korunmak veya kadının gebe kalmasını önlemek için erkeklerin kullandığı ince, saydam bir çeşit kılıf, prezervatif, kondom
İngilizce - Türkçe
kaput teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- bozuk {s}
- mahvolmuş
- s., argo mahvolmuş
- bitmiş
Türkçe - Türkçe
kaput teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı
- Prezervatif
- Kötü, bozuk
- Örtü; sarınılan şey; prezervatif (Hukuk)
- Fr. Askerlerin üstlük elbisesi, yağmurluğu (Osmanlı Dönemi)
- Otomobillerin motor kısmını örten kapak (Osmanlı Dönemi)
- İskambilde hiç el vermeden yenme
- Asker paltosu: "İsli tavana bakarak kaputumun düğmelerini iliklemeğe başladım."- Ö. Seyfettin
- Kalın kumaştan yapılmış palto
- Asker paltasu
- Otomobil, kamyon gibi motorlu taşıtlarda motoru örten açılır kapanır biçimde yapılan kapak, kaporta
- Asker paltosu
- kaput bezi
- Pamuktan düz dokuma, Amerikan bezi
- kaput etmek
- Kâğıt oyununda karşısındakini tek sayı alma imkânından yoksun bırakmak
- askeri kaput
- Askerlerin giydiği kalın kumaştan üstlük
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
kaput teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- Out of order; not working; broken
- If you say that something is kaput, you mean that it is completely broken, useless, or finished. `What's happened to your car?' --- `It's kaput.' He finally admitted that his film career was kaput. broken (capot )
- (Slang) ruined, done for, finished; not working {s}
- destroyed or killed; "we are gone geese"
- kerflooey
- kaputt
- Alternative spelling of kaput
- kaputt
- {s} ruined, done for, completely finished; not working
- kaputt
- slang, alternative spelling of kaput
İlgili Terimler
Türkçe - İngilizce
kaput teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı
- bonnet
Örnek Cümle:
Tom fried himself an egg on his car bonnet.
-Tom, araç kaputunda kendine bir yumurta kızarttı.
- hood
Örnek Cümle:
It's so hot that you could cook an egg on the hood of a car.
-Hava o kadar sıcak ki bir arabanın kaputunda yumurta pişirebilirsiniz.
Örnek Cümle:
Tom sat on the hood of his car.
-Tom arabasının kaputuna oturdu.
- sheath
- military cloak; bonnet, hood; condom, rubber, prophylactic prezervatif
- condom
- cowl
- hood (of a car), Brit. bonnet
- (a card game) lost without winning any tricks
- coat
- cowling
- military cloak
- rubber
- French letters
- kaput etmek
- to shut (one's opponent) out
- kaput gitmek
- slang to fail all one's exams
- kaput kilidi
- hood lock
- kaput olmak
- to be completely shut out
İlgili Terimler
Kitaptan sorunu tarat hemen cevaplansın.